2 Eylül 2022
Imogen Foulkes | BBC News, Cenevre

Kaynak, Getty Images
İsviçre’deki buzullar yüz yıldan kısa bir sürede yarı yarıya küçüldü. Bir araştırmaya bakılırsa, sıcak geçen bu yaz, buzulların erimesi daha da hızlandı.
İsviçre’de deniz seviyesinden 3000 metre yükseklikte buzullara rastlanır. Sadece Les Diablerets köyünde teleferik işleten Glacier 3000 şirketine bakılırsa bu bölgede artık yalnız çıplak kayalıklar var.
Tsanfleuron ve Scex Rouge buzulları ortadan ayrılarak bin senelerdir buz altında kalmış toprağı gün yüzüne çıkardı.
Firmanın yöneticisi Bernhard Tschannen’e bakılırsa, “Biz kim bilir bu topraklarda yürüyen ilk insanlarız”.
Tschannen, İsviçre’nin en oldukca ilgi çeken noktalarından birinin göz önünden kaybolmasına şahit oluyor.

Burayı ziyaret edenler Mont Blanc’tan Matterhorn’a kadar Alpler’i oluşturan dağları uzaktan görebiliyor. Kısa bir süre öncesine dek kilometrelerce uzunlukta mavi buzullar üstünde de yürüyebiliyorlardı.
Bugünse buzul; balçık, su birikintisi ve kayalarla parçalanmış durumda.
Tschannen “23 yıl ilkin teleferik inşaatında buzulu yedi metre kazmıştık. Şimdi bakın ne kadar küçülmüş” diyor.
Bilim adamları senelerdir Alpler’deki buzulları inceliyor. Zürih Federal Teknoloji Enstitüsü ile İsviçre Federal Peyzaj Ofisi, bölgenin 1930’lardaki halini gösteren fotoğrafları günümüzdekilerle kıyaslıyor.

Kaynak, Getty Images
Bulgular, Avrupa’daki buzulların uzun süreden beri küçüldüğünü gösteren verilerle uyumlu ve buzul kaybı ile küresel ısınma içinde direkt bağlantı var.
Bern Üniversitesi’nde buzul uzmanı Mauro Fischer, Tsanfleuron ve Scex Rouge buzullarını gözlemliyor. Her yıl bahar, yaz ve sonbahar aylarında buzulların kalınlığını ölçüyor.
Fischer, Temmuz’da ölçüm aldığında şoke olmuştu. Buz erimiş, ölçüm çubuğu yere düşmüştü. “Ölçümlere başladığımızdan beri, son 10 senenin averajının üç katından fazla buzul kaybı olmuş, tablo dip yapmıştı” diyor.
Buzulların erimesi tehlikeyi de bununla beraber getiriyor. Meşhur Zermatt kayak merkezinden Matterhorn’a tırmanışlar askıya alınmıştı; kayaları yerinde durağan(durgun) tutan buz artık yoktu.

Kaynak, Swisstopo VAW / ETH Zurich

Kaynak, Swisstopo VAW / ETH Zurich
Avrupa’nın ‘su depoları’
Eriyen buzullar uzun süredir gizlenen sırları da açığa çıkarıyor. Bu yaz, 1968 senesinde düşen bir uçağın enkazı Aletsch buzulundan çıktı. Onlarca senedir yitik olan dağcıların buzla muhteşem bir halde korunmuş cesetleri de ortaya çıkarıldı.
Sadece buz kaybının neticeleri, mahalli turizmin görmüş olduğu zarardan ya da yitik dağcıların bulunmasından oldukca daha geniş kapsamlı.
Buzullar çoğu zaman Avrupa’nın su depoları olarak anılıyor. Kışın yağan karı depolayan buzullar, yaz süresince da bu tarz şeyleri nehirlerle yavaşça salıp, tarımsal sulamada ve nükleer enerji santrallerini soğutmada kullanılıyor.
Almanya’da Ren Nehri’nde taşımacılık, su seviyesinin ağır yüklü mavnalar için oldukca düşük olması sebebiyle bu yaz kesintiye uğradı. İsviçre’de oldukca sığlaşan ve ısınan nehirlerde ölmekte olan balıklar aceleyle kurtarıldı.
Fransa ve İsviçre’de nükleer enerji santralleri kapasitelerini düşürmek mecburiyetinde bırakıldı, şu sebeple onları soğutacak su sınırlıydı.
Dünya Buzul İzleme Servisi’nden Samuel Nussbaumer, bunun gelecekte olacakların bir işareti olduğuna inanıyor.
Nussbaumer, mevcut tahminlere bakılırsa bu yüzyılın sonuna kadar yalnız dağların yüksek kesimlerinde buz kalacağını söylüyor: “Yüz yıl içinde yalnız 3,500 metrenin üstünde hala birazcık buz olacak. Kısaca, bu buz yok olursa artık asla su kalmayacak.”

Bu yaz yaşanmış olan buzul kaybının boyutu oldukça düşündürücü. Buzul uzmanı Mauro Fischer, yapmış olduğu gözlemler yardımıyla neler bulunduğunu bilmesine karşın, sonucun kendisini duygulandırdığını itiraf ediyor. “Sanki eriyen buzullar ağlıyor. Yüksek dağların durumu bizlere hakkaten değişmemiz icap ettiğini söylüyor. Bu beni hakkaten üzüyor.”
Glacier 3000’de Bernhard Tschannen, erimeyi yavaşlatmak amacıyla kalan buzların bir kısmını koruyucu örtülerle sarmaya başladı. Kendisini çaresiz hissedip hissetmediği sorulduğunda duraklıyor ve şunları söylüyor:
“Buzul erimesinin bir ihtimal birazcık yavaşlamasını sağlayabiliriz fakat sanırım tamamen durduramayız, en azından bu yükseklikte buzullar için.”

Richard Lehner’in büyük dedeleri Zermatt’ta vadide yaşıyorlardı ve buzulların vadinin içlerine kadar uzanıp otlaklarını kaplamamasını ümit ederlerdi. 19. yüzyılda o denli oldukca buz vardı ki, yoksul İsviçre Alpleri’nde yaşayan yoksul topluluklar, buzulların bir kısmını kesip Paris’teki lüks otellere satıyorlardı, şampanyalarını soğutmak için.
O günlerin çoktan geride kaldığını ve kimsenin o günlere hasret duymadığını söylüyor. Fakat asla buzul olmaması?
“Bu bir mesele. Bir tek bu dağlarda değil, tüm Avrupa’da. Bu buzullar, bu su… buzullar olmadan iyi mi yaşayacağımızı bilmiyorum.”
Yoruma kapalı.